İran’da parlamento seçimleri: Rekor düşük katılımın ardından sertlik yanlısı muhafazakarlar önde
Reform savunucuları, seçimlerin aşırılık yanlıları ile radikal muhafazakarlar arasındaki bir yarışma olduğunu ve bu nedenle “ne özgür ne de adil” olduğunu söylüyor.
Resmi olmayan verilere göre İran’da 1 Mart’ta yapılan Parlamento ve Uzmanlar Meclisi seçimlerine katılım yüzde 41’de kaldı.
Uzmanlara göre bu, İran’da 1979 İslam devriminden bu yana en düşük katılımlı seçimlerden biri olarak kayıtlara geçti.
Ülkede 2016 yılında yüzde 62 civarında olan katılım oranı, 2020 parlamento seçimlerinde yüzde 42,5’e geriledi.
Devlet haber ajansı IRNA, resmi olmayan verilere göre seçimlerde yaklaşık 25 milyon vatandaşın oy kullandığını, bunun da yaklaşık %41’e karşılık geldiğini bildirdi.
Kısmi sonuçlar aşırılık yanlılarının 290 sandalyeli parlamentodaki hakimiyetlerini sürdüreceklerini gösteriyor.
Ancak henüz resmi sonuçlar açıklanmadı.
İçişleri Bakanlığı’nın resmi katılım oranı ve seçim sonuçlarına ilişkin verileri günün ilerleyen saatlerinde açıklayabileceği belirtildi.
Öte yandan İçişleri Bakanlığı, yaptığı açıklamada uzlaşmaz cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin Uzmanlar Kurulu’nda yüzde 82,5 oyla yeniden seçildiğini duyurdu.
Ilımlılar ve muhafazakarlar Cuma günkü seçimlere zaten uzak durmuştu.
Ancak reformun destekçileri, seçimleri aşırılık yanlıları ile radikal muhafazakarlar arasındaki bir yarış olarak değerlendirdiler ve bu nedenle “ne özgür ne de adil” oldular.
Cuma günü oy kullanmayanlar arasında ülkenin ilk reformcu cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi de vardı.
İran’da parlamento seçimleri dört yılda bir, Uzmanlar Meclisi seçimleri ise sekiz yılda bir yapılıyor.
İran Parlamentosu’nda 290 sandalye için ülke genelinde 15 binden fazla aday yarışırken, Uzmanlar Meclisi’nde 88 sandalye için seçimlere 144 aday katıldı.
“Uzmanlar Meclisi” dini liderin atanması ve görevden alınması gibi önemli görevleri olan dini bir organ olarak hizmet vermektedir. Buradaki isimlerin çoğunun dini lider Ayetullah Ali Hamaney’e yakın olduğu iddia ediliyor.
Petrol ve doğal gaz rezervleri açısından dünyanın en zengin ülkelerinden biri olan ancak dış yaptırımlar nedeniyle ekonomik krizin pençesinde olan 87 milyon nüfuslu ülkede 61 milyon civarında kayıtlı seçmen bulunuyor.